4 Ekim 2008 Cumartesi

Fırında Kremalı Jambonlu Yumurta Suflesi

Tatil boyunca, kendi kendime dedim ki "kızım bütün eşyalarını tasnif et. Giymediğin eşyaları kaldır torbala...kışlıklarla yazlıkların yerini değiştir...mutfak dolaplarını tanzim et...kütüphanedeki kitapları düzenle".................
Sizce bunlardan hangi birini yaptım? Hiç-bi-ri-niii...maalesef hiçbirini...peki tatilde ne yaptın derseniz...inanın bilmiyorum ve şu anda tatilin bu son gününde kendi kendime çıldır vaziyetlerindeyim, düşündüğüm hiçbir şeyi gerçekleştiremedim çünkü...ama sanırım buna ihtiyacım vardı, yani hiçbirşey yapmamaya, evde öyle aylak aylak dolaşmaya, programsız bir şekilde gününü geçirmeye, sabahları 11'lerde kalkmaya (Allahtan oğluş kalkar kalkmaz kendine kahvaltı hazırlayabiliyo..).

Evimi özlemişim, evde olmayı, evimle olmayı özlemişim... Zaten koştur koştur bir tempo, sabahları saat 05:30 da kalkıp, saat 06:25 de arabayı atlayıp (eğer 5 dakika geç çıkarsam, bu bana 20-30 dakika işe daha geç giderek yol ve su olarak geri geliyor) saat 07:20 da ofise girip, akşam saat 16:50'ye kadar çalışıp, tekrar saat 17:00 de arabaya atlayıp, eğer şansım varsa sadece 1,5 saatte evime ulaşıp yoksa ne yazik ki 2,5 saat direksiyon sallayıp eve ancak öyle ulaşıp, direkt üst baş değişip mutfağa girip, yemeği hazırlayıp, ailece sofraya oturup ve saat 21:00 gibi ancak birazcık oturup, belki TV de birşeyler seyredip, ve tekrar yarın için birtakım hazırlıklar yapmaya başlayıp, sonunda saat 23:00-24:00 arası başımı daha yastığa koymadan havada uyuyup vs vs bir tempo içerisinde olup da evini özlememek mümkün mü, mümkün mü birazcık durmak, nereye koşuyorum ben, hayat geçip gidiyo ve ben bişeyleri atlıyorum, ama alışık değilim ki duramıyorum, alışmışım bir kere :)

Her ne kadar mantıken verimsiz bir hafta geçirmiş gibi olsamda manen çok iyi bir hafta geçirdim. Bir kere her sabah ailecek kahvaltı yaptık, bu tatilin en güzel yanlarında birisi de buydu diyebilirim, normalde bunu sadece haftada bir kere, Pazarları yapabiliyoruz.

Bu sabah, ki ben yarın çalışacağım için, ailecek yaptığımız son kahvaltımızdı, yumurtayı değişik bir şekilde pişirdim, sufle gibi birşey oldu...Güzel oldu ama bir dahaki sefere içine taze soğan yerine sivri biber koyacağım...


İşte size Fırında Kremalı Jambonlu Yumurta Suflesi...


SNC10962

Malzemeleri 1 kişilik verdim, adam sayısına göre artırılabilir.


Malzemeler

  • 1 yumurta
  • 1 dilim dana jambon, ince doğranmış
  • 1/2 tatlı kaşığı tereyağı, oda ısısında beklemiş
  • 1 tatlı kaşığı krema
  • 1 çorba kaşığı kaşar rendesi
  • 1/2 dal taze soğan, küçük doğranmış
  • tuz



Yapılışı

Fırını önceden 180 derecede ısıtın.

Fırına dayanıklı küçük bir kabı tereyağı ile yağlayın. Kabın tabanına ve kenarlarına kremadan sürün. Jambonu, soğanı ve kaşarı karıştırıp kaba koyun, üzerine yumurtayı kırıp kalan kremayı da döküp tuz serpin. Kabın üzerini alüminyum folyo ile kapatın.

Kabı, yine fırına dayanıklı derince ve daha büyük bir kabın içine yerleştirin, kabın yarısına su gelecek şekilde büyük kabın içine sıcak su doldurun ve fırına sürün. Yaklaşık 35 dakika kadar pişirin. Ben yumurtayı sulu sevmediğim için 40 dakikada pişirdim, siz dilerseniz süreyi daha kısa tutabilirsiniz.

Fırından çıkardıktan sonra, üzerine kırmızı pulbiber ve taze soğan sapları ile süsleyebilirsiniz.

Yazımın başlarında da bahsettiğim gibi soğan tadını yadırgarsanız, yerine biber veya soğan yerine hiçbir şey koymadan da pişirebilirsiniz.


Afiyet olsun !

Hiç yorum yok: