29 Haziran 2009 Pazartesi

Çikolata Soslu Kakaolu Kek

SNC10014

Aslında tarifini dün yayınlamış olacaktım ama kayınvalidemin beklenmedik rahatsızlığı yüzünden erteledim. Neyseki şimdi daha iyi ama dün bizi çok korkutu, kendisi yıllardır astım hastası ve zaman zaman yaşadığı krizler yüzünden çok sıkıntı çekiyor. Dün yine kriz yaşayınca apar topar hastaneye oksijen vermeye götürdük, Allah kimsenin başına vermesin çok ürkütücü bir durum.

Evet bu tatsız durumdan sonra ağzımızın tadının yerine gelmesi için size yukarıdaki resimde bulunan kekin tarifini vereyim hemen.


Malzemeler
  • 4 yumurta
  • 2 su bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı süt
  • 250 gr margarin
  • 4 çorba kaşığı tepeleme kakao
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket sade kek un

Sos için:

  • 1 paket hazır çikolata sos
  • 2,5 su bardağı süt

Yapılışı

Margarinin oda ısısında yumuşamasını bekleyin.

Yumurta ve tozşekeri birlikte mikserde çırpıp karıştırın.

Yumurtalı karışıma, süt ve margarini ekleyip 1-2 kere daha çırpın.

Ayrı bir kapta tüm kuru malzemeleri un, kakao ve vanilyayı birlikte karıştırıp, bunu yumurtalı karışıma ekleyip karıştırın.

Karışımı yağlanmış kelepçeli bir kek kalıbına dökün ve önceden 170 derecede ısıtılmış fırında yaklaşık 35-40 dakika kadar, içine batırdığınız çubuk kuru çıkana kadar pişirin. *Benim fırınımda 35 dkikada pişti ancak fırından fırına pişirme süresi değişebilir hatta daha uzun sürede bile pişebilir, o nedenle kekiniz pişerken, gözünüzü fırından ayırmayın.

Çikolata sosu için, toz çikolata karışımı ile sütü karıştırıp, muhallebi kıvamına gelinceye kadar pişirin. Soso soğuduktan sonra kekin üzerine dökün.

Afiyet olsun !

27 Haziran 2009 Cumartesi

Güveçte Kuzu Butlu Türlü

SNC10028

Evde sebzelerim vardı, niyetim türlü yapmaktı ancak bir de baktım ki kuşbaşı etim yok. Genelde buzlukta mutlaka bulundururdum ancak bittiğinin farkına varamamışım. Herneyse, çok da fazla kalıplara bağlı kalmayalım değil mi...et olarak yerine ne olabilir diye bakınırken, kuzu butlarını gördüm. Ufak boyutlarda ve 3 parçaya bölünmüş vaziyette duruyordu. Ne kadar kötü olabilir ki dedim ve butlu bir türlü pişirdim, bence gayet de lezzetli oldu.

Nasıl mı yaptım ?

Etleri önce ısıttığım sıvı yağda arkalı önlü kızarttım. Sonra düdüklüde, 6 çorba kaşığı domates rendesi, 1 çorba kaşığı domates salçası, tuz, karabiber ve 2 su bardağı sıcak su ekleyip, buhar çıktıktan sonra tencerenin altını kısıp 25 dakika kadar pişirdim.

Diğer tarafta 1 büyük patatesi, 1 havucu, 1 kabağı, 1/2 kırmızı kaliforniya biberini ve 1 patlıcanı küçük küçük doğradım.

Et piştikten sonra eti, doğranmış sebzeleri, 3 çorba kaşığı bezelyeyi, 1 avuç ayıklanmış taze fasulyeyi, 1 adet defne yaprağını, 2 dal taze maydanozu, 2 dal taze dereotunu, 2 diş doğranmış sarımsağı ve tencerede kalan tüm yemek suyunu kapaklı bir güveç kabına yerleştirdim. Kabın kapağını kapatıp önceden 180 derece ısıtılmış fırında 45 dakika kadar pişirdim. Yanına da pilav yapıp servis ettim.


Afiyet olsun !

26 Haziran 2009 Cuma

Mimlendim :)

Sevgili Müjde beni mimlemiş, gerçi cevaplamakta geç kaldım ama iş seyahatindeydim o nedenle ancak cevaplayabiliyorum...


1- Kullandığım kremlerin markası?


L'Occitane kullanıyorum.




2-Şu an okuduğum kitabın adı?

Baş ucumda 3 kitap var, bunlar Mireille Guiliano'nun "Fransız Kadınlar Niçin Kilo Almaz?", Peter Kelder'in "Tibet'in Gençlik Pınarı", Amin Maalouf'un "Yüzüncü Ad" adlı romanı, dönüşümlü olarak okuyorum, o anki havama bağlı olarak.

3-En son aldığı 3 ürün?

Satın aldığım ilk ürün fırın yemekleri için tepside kalan sosu yiyeceklerin üzerine dökmeye yarayan bir pompa, aynı zamanda değişebilen ucu ile etin içine sos da enjekte edebiliyor, ikinci ürün ise bir kavanoz, üçüncü ise orkide, eskiden orkidelere nasıl bakacağımı bilmiyordum, çiçekleri döküldükten sonra budandığını ve yeniden çiçek açabildiğini bilmezdim, bunu öğrendikten sonra eve ikinci orkidemi aldım ve harika çiçek açıyorlar.



4- En çok sevdiğim 3 dizi film ?

Canım ailem, canım ailem ve canım ailem :) tek seyrettiğim ve beğendiğim dizi bu.



5- Kullandığım parfümün markası ?

Dönüşümlü olarak kullandığım 3 parfüm var, bunların dışında başka parfüm kullanamıyorum. Tom Ford'un "Black Orchid"i, Narciso Rodriguez'in "For Her"ü ve yine aynı markanın "Essence"i.










Sanırım benim de 3 kişiyi mimlemem gerekiyor, ben de Gülizar'i, Hadiye'yi ve Aslı'yı mimledim.

18 Haziran 2009 Perşembe

Tavuklu Bohça Börek

SNC10015

Bu tarifi sevgili adaşımın sahibi olduğu Mutfaktayım'dan aldım. Ne zamandır, buzlukta durup duran milföyleri nasıl değerlendirsen diyordum. Tarifi görür görmez, işte bu diyip hemen yaptım ve de çok lezzetli oldular.

Bu aralar buzluğumda ne var ne yok, herşeyi tüketmeye karar verdim, çünkü açınca içindekiler üzerime üzerime geliyorlar ve bu da beni çok rahatsız ediyor.

Tarif çok basit, işte buyrun tarifi:

Yine buzluğumda bulunan 2 adet tavuk budunu, düdüklü tencereye koyup haşladım. Biraz soğuduktan sonra kemiklerinden ayırıp didikledim. 6 adet milföyü buzluktan çıkartıp çözdürmeye başladım. 1 adet soğanı yemeklik doğrayıp sıvıyağda biraz öldürüp peşine tavuk parçaları ile tuz, karabiber ve pul biber ilave edip kavurdum. Tavukları kenarda soğumaya bırakıp fırını 180 dereceye ayarlayıp ısıtmaya başladım. Çözülmüş milföy hamurlarını merdane ile biraz açarak genişlettim ve tavuklardan 1 cevizden büyük parçalar alıp ortalarına koyup, kenarlarını tepesinde birleştirip bohça gibi şekil verdim. Milföy bohçalarını muffin kalıplarının içine oturttum. Herbirinin üzerlerine yumurta sarısı sürüp, kalıbı fırına koydum ve üzerleri kızarıncaya kadar, yaklaşık 30 dakika kadar pişirdim.


Afiyet olsun !

Fırında Tavuk

SNC10044
Her ne kadar eskisi gibi lezzetli ve yumuşak tavuk bulamasak da pişirmeden edemiyorum. Ne yazık ki tavukların yetiştirildikler ortam ve yemlenme usulu yüzünden son derece lezzetsiz ve kart olluyorlar. Çok güvendiğim kurumsal markalardan da artık memnun değilim, tekrar kasaptan tavuk almaya döneceğim. Ne zaman bu kuş gribi çıktı o zaman kasaplardan almayı bırakıp, kurumsal markalara dönmüştüm ancak tilki hesabı, yine bizim kürkçü dükkanına döneceğim. Ya da bir yerlerden organik tavuk bulacağım. Bununla ilgili 1-2 adres de buldum aslında...herneyse artık hangisi olursa....
Dedim ya tavuk pişirmekten vazgeçemiyorum diye, işte her ne olursa olsun, geçen gün yine fırında yapıverdim. Aslında tadı güzel oldu ama dilediğim yumuşaklığa erişemedim, eğer yerinde doğal yöntemlerle yetiştirilmiş bir tavuk olsaydı kesin sonuç mükemmel olacaktı.

Nasıl yaptığıma gelince, efendim önce tavuğu yıkayıp kuruladım. Diğer tarafta 1 çorba kaşığı dolusu yoğurt ile tepeleme 1 çorba kaşığı salça, zeytinyağı, tuz ve 2-3 diş ezilmiş sarımsaklı bir sos hazırladım. Bunu tavuğa iyice buladım.
Tavuğun içine yarım limonu dilimleyip koydum. Büyük bir fırın poşetine 1 tatlı kaşığı unu döküp, torbanın içine iyice bulaşmasını sağladım ve tavuğu içine koydum. Poşetin ağzını sıkıca bağlayıp, toplu iğne ile torbaya 6-7 adet delik açtım.
Fırını önceden 210 derecede ısıtmıştım. Tavuğu fırın tepsisine koyup yaklaşık 1,5 saat pişirdim.
Piştikten sonra tavuğu biraz dinlendirip, parçalara ayırıp servis yaptım. Yanında da patates ile harika bir mönü oldu.

Afiyet olsun !

14 Haziran 2009 Pazar

Çilekli Pasta

SNC10130

Cuma akşamı arkadaşlara gitmiştik ve orada yediğimiz pasta oğlumun çok hoşuna gitti.
Cumartesi günü tutturdu aynı pastadan yapsana diye. Tabii böyle bir isteği kıramazdım, hemen aradım arkadaşımı, Pelin'cim, sağolsun beni kırmadı ve tarifi hemen verdi. Çilek hariç tüm malzemler evde mevcuttu. Hemen çilekleri de alıp geldikten sonra oğluşumun pastasını yapıverdim.
Bu pastanın pandispanyası çok lezzetli oluyor, sevgili arkadaşımdan aldığım bu tarif gerçekten çok başarılı. Bu pandispanya ile dilediğiniz krema ve meyve ile pasta yapabilirsiniz. Tabii benim her zaman önceliğim çilek olacaktır. O yüzden başka bir meyve kullanmak istemedim. Artık çilek mevsimi de geldiği için dilediğim kadar çilekli tarif yapabilirim :)

Herhalde dünyanın en lezzetli meyvelerinden bir tanesi, en azından benim için öyle.

Hem de çok faydalı, çok iyi bir antioksidan olup vücuda kuvvet verir, kanı temizler. Kolesterolü düşürür ve damar tıkanıklığını önler. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kansere karşı koruyucudur. Sindirim sisteminin düzenli çalışmasına çok faydalıdır. Romatizma için mucize etkileri vardır. Sakinleştirici etkisi ile tansiyonu düşürür ve stresi azaltır. Diş ve ağız sağlığı için de çok faydalı bir meyve. Aynı zamanda da güzellik kaynağı, cildi nemlendirir, tazelik ve güzellik verir.
Diyerekten faydalı bilgilerimizi burada sonlandırıp tarife geçiyorum.



Malzemeler


Pandispanyası için:

  • 3 yumurta
  • 125 gr toz şeker
  • 170 gr un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 50 ml su
  • 1 tatlı kaşığı bal

Kreması için:

  • 500 ml süt
  • 50 gr buğday nışastası
  • 50 gr un
  • 1 yumurta
  • 200 gr tozşeker
  • 1/2 paket vanilya

Üzeri için:

  • 1 su bardağından 2 parmak az soğuk süt
  • 1 paket toz krem şanti
  • 1/2 avuç kadar damla çikolata

içi için:

  • 1 avuç çilek, doğranmış.

Yapılışı

Pandispanyasını yapmak için, öncelikle yumurtaları, şekeri ve balı çırpın. Beyazlaşana kadar güzelce mikserle çırpın, ardından diğer tüm malzemeleri ekleyip biraz daha karıştırın ve dilediğiniz şekilde bir kek kalıbınıza dökün. Kek kalıbınız orta büyüklükte olsun.

Önceden 160 derece ısıtılmış fırında 30-35 dakika kadar pişirin, ancak kekinizi 25. dakikadan sonra takip edin, üzeri kızardıysa ve de içine soktuğunuz kürdan kuru çıkıyorsa, kekinizi fırından çıkartın.

Gelelim kremasına, tüm malzemeleri tencereye koyup iyice çırpın. Daha sonra tencerenizi ocağa koyup altını yakın ve sürekli karıştırarak koyulaşıncaya kadar pişirin. Kenara alıp soğumaya bırakın. Eğer daha yumuşak ve parlak olmasını isterseniz, pişer pişmez içine 1 tatlı kaşığı kadar tereyağı veya margarin ekleyebilirsiniz.

Krem şantiyi sütle çırpın, koyulaşınca buzdolabına kaldırıp soğutun.

Ben kreması soğuduktan sonra, kremşantiden 3 çorba kaşığı kadar alıp krema sosuna ekleyip karıştırdım. Daha lezzetli oldu.

Pandispanyayı, soğuduktan sonra ikiye kesip, arasına kremasını sürün, kremanın üzerine, doğranmış çilekleri yerleştirip, tekrar üzerine krema ile örtüp, pandispanyanın diğer yarısını üzerine kapayın. Pastanın her tarafını krem şanti ile kaplayıp üzerine damla çikolataları serpin. Dilerseniz üzerini değişik şekillerde keserek çileklerle süsleyebilirsiniz. Ben ortasına sadece 1 adet kondurdum.

Afiyet olsun !

Kıymalı Cannelloni

SNC10021

Bu tarifi, YE#46 MAKARNA etkinliğinin ev sahipliğini yapan Yeşil Kivi'ye yolluyorum. Değişik bir tarifle katılmak istedim, umarım beğenirsiniz, şu kadarını söyliyeyim, tek kelime ile "süper lezzetli"...mutlaka deneyin. Lezzetsiz olması mümkün değil. Marketlerde rahatlıkla bulabileceğiniz bir makarna.....

SNC10023

Üzerine döktüğüm sos yüzünden şekli şemali belli olmuyor ama çiğ iken neye benzediğini görmeniz açısından, pişmeden önceki resmini aşağıda yayınladım...

SNC10132

Malzemeler
  • 12 adet pişmemiş cannelloni
  • 300 gr kıyma
  • 1 büyük soğan
  • 2 çorba kaşığı sıvıyağı
  • 2 çorba kaşığı salça
  • 1/4 su bardağı tereyağı
  • 1/2 su bardağı un
  • 1/4 çay kaşığı hintcevizi rendesi
  • 1 litreden sıcak süt
  • 1 su bardağı kaşar peyniri, rendelenmiş
  • 1/2 su bardağı parmezan peyniri, rende veya toz*
  • tuz, karabiber

Yapılışı

Sıvıyağı tencereye koyup ısıtın. Peşine kıyma ve soğanları ekleyip kavurun. Peşine salçayı da ekleyip, tuz ve karabiber ile de çeşnilendirten sonra 5-10 dakika pişirip kenarda soğutun.

Diğer tarafta, tereyağını başka bir tencereye koyun ve eritin, unu ekleyip kısık ateşte 1-2 dakika kadar karıştırın. Tencereyi ocaktan alıp 1,5 su bardağı sütü (yaklaşık 350 ml) unlu karışıma azar azar, sürekli karıştırarak ekleyip tencereyi tekrar ocağa koyun ve sos yoğunlaşınca ocaktan alın.

Pişirdiğiniz bu sostan yaklaşık 1/2 su bardağı kadarını kıymaya ekleyip karıştırın.

Kalan sosa, sütün kalanını azar azar karıştırarak ekleyin ve tekrar ocağa koyup yoğunlaşana kadar pişirin. İçine kaşar rendesi ile hintcevizi rendesini ekleyin. Biraz tuz ve karabiber ekledikten sonra sürekli karıştırarak 2-3 dakika daha ağır ateşte pişirip ocaktan alın.

Dikdörtgen bir fırın tepsisine, pişirdiğiniz sosun 1/3 ini döküp kabın kenarlarına doğru yayın.

Cannellonilerin içini, bir çay kaşığı sapını kullanarak, kıymalı karışımla doldurun. Doldurma işleminiz tamamlanınca, fırın kabınıza tek sıra halinde dizin. Üstlerine kalan sosu dökün, en üstüne parmezan rendesini serpiştirin, *evde parmezan yoksa yerine yine kaşar kullanabilirsiniz.

Önceden 180 derece ısıttığınız fırında yaklaşık 30-35 dakika kadar, üzeri kızarana kadar pişirin.

Afiyet olsun !